Sen O’nu Görmüyorsan Da O Seni Mutlaka Görüyor
Amellerimizde nasıl bir hassasiyet gözetmeliyiz? Hak dostu ve âmâ bir misafir arasında geçen ibretlik kıssa...
Hak dostlarından biri; ağırlayacağı âmâ bir misafire, her şeyiyle mûtenâ ve mükellef bir sofra hazırlamıştı. Etrafındakiler;
“–Efendim; gelecek olan misafiriniz âmâ, niçin bu kadar îtinâ gösterip zahmet buyurdunuz? O sizin bu zarif sofranızı göremez ki!” dediler.
O ârif zât ise şu muhteşem cevabı verdi:
“–Evet, hazırladığım ikramları o âmâ göremez, fakat âmânın Rabbi görür!”
Yaratılış gayemiz, Cenâb-ı Hakk’a kulluktur. Rabbimiz; gerek Zâtına karşı kulluk vecîbelerimizi, gerekse birbirimize karşı muâmelât vazifelerimizi;
En güzel davranış kıvâmında yapmamızı istemektedir.
Fahr-i Kâinat -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz, kendisine;
“–İhsan nedir?” diye soran Cebrâil -aleyhisselâm-’a şu cevabı verdi:
“–İhsan, Allâh’a, O’nu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir.
Çünkü;
"Sen O’nu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” (Müslim, Îmân, 1, 5. Ayrıca bkz. Buhârî, Îmân, 37)
Görüyormuş gibi olmak, Allâh’ın sonsuz sanat ve kudret nişânelerini görmeyi de muhtevîdir.
Zaten bu görmek dolayısıyla kelime-i şahâdet, şâhit oluş üzerinden bir îmân ediştir. Cenâb-ı Hakk’ın insana göz, kulak ve gönül vermesi de bu hakikate mebnîdir.
Âyet-i kerîmede buyurulur:
“Gerçek şu ki, Biz insanı katışık bir nutfeden yarattık; onu imtihan edeceğiz, bu sebeple kendisini işitir ve görür kıldık.” (el-İnsân, 2)
Yani insana lutfedilen;
- Kulak ve işitme nimetinin hikmeti, vahyi işitsin ve ona itaat etsin diyedir.
- Göz ve görme nimetinin hikmeti; kevnî âyetleri görsün, ilâhî azamet akışlarından ibret alsın, ilâhî kudreti tefekkür etsin diyedir. Böylece hadîs-i şerifte beyân edilen ihsan kıvâmında yaşayacaktır.
İnsanın Allah katındaki kıymeti de ancak bu îman, ihsan ve irfân ile meydana gelir. Şairin dediği gibi:
İki dünyâda kulun kıymeti îmân iledir,
Gerçek îmân edişin sırrı da irfân iledir. (Seyrî)
Bu hakikate rağmen; gafil insan, Cenâb-ı Hakk’ın kendisini gördüğünü unutur yahut bu hakikatten gaflete düşer de günahlar işler.
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Yüzakı Dergisi, Yıl: 2023 Ay: Ocak, Sayı: 215