Sizden Kim Deccal’e Yetişirse Hadisi

HADİSLER

Sizden Deccâl’e kim yetişirse hadis-i şerifinin açıklaması.

Rib’î İbni Hırâş -radıyallahu anh- şöyle dedi:

Ebû Mesut el-Ensârî ile birlikte Huzeyfe İbni Yemân’ın yanına gittim. Ebû Mesut -radıyallahu anh- ona:

- Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’den Deccâl hakkında duyduklarını söyle, dedi. Huzeyfe de şunları söyledi:

- “Deccâl, yanında bir su ve bir de ateş olduğu halde ortaya çıkacak. Bazılarının onun yanında gördüğü su gerçekte su olmayıp yakıcı ateştir. Bazılarının onun yanında gördüğü ateş de gerçekte ateş olmayıp soğuk, tatlı bir sudur. Sizden Deccâl’e kim yetişirse, ateş olarak gördüğü tarafta bulunsun. Zira o, tatlı, içimi güzel bir sudur.”

Ebû Mesut el-Ensârî, Huzeyfe’nin böyle söylediğini ben de duydum dedi. (Buhârî, Enbiyâ 50, Fiten 26; Müslim, Fiten 105, 108)

  • Hadisi Nasıl Anlamalıyız?

Sahîh-i Müslim’deki bir rivayete göre Resûl-i Ekrem Efendimiz: “Ben Deccâl’in yanında ne bulunduğunu iyi bilirim. Onun beraberinde iki nehir vardır. Biri beyaz su gibi görünür, diğeri yanan ateş gibi. Bir kimse Deccâl’e yetişirse, ateş şeklinde gördüğü nehre gelip gözünü yumsun. Sonra başını eğerek ondan içsin. Çünkü o soğuk sudur” buyurmuştur. Daha başka rivayetlerde Deccâl’in yanında Cennet ve Cehennem’e benzer iki şey bulunduğu, onun Cennet dediği şeyin ateş, yani Cehennem olduğu da belirtilmektedir (Müslim, Fiten 109).

Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem’in bu hadiste gözbağcı Deccâl’in oyununa gelen ve gelmeyenlerin durumunu mecâzî bir anlatımla ortaya koyduğu sezilmektedir. Bu ifadeyi şöyle anlamak uygun olur: Nemrûd’un o dağ gibi ateşini İbrâhim aleyhisselâm’a gül bahçesi yapan Allah Teâlâ, Deccâl’e kanmayan, onun oyununa gelmeyen imanlı kişilere bu sahtekârın sözde ateşini tatlı, buz gibi bir su yapacaktır. Onun ateşi de Cehennem’i de mü’minlere hiçbir zarar veremeyecektir. Muhtemelen Deccâl, insanları sağlam bir imtihandan geçirmesi, gerçek mü’minle öyle olmayanı birbirinden ayırması için kendisine büyük imkânlar verilmiş büyük bir hokkabazdır. Buna göre hadisimizdeki “Sizden Deccâl’e kim yetişirse, ateş olarak gördüğü tarafta bulunsun” ifadesini, o mü’min deccâli yalanlasın; yanındaki ateş gibi, cehennem gibi görünen şeyden korkmasın; zira o gerçek ateş değildir; Deccâl’i böylece yalanlayan kimse, içinde serin ve tatlı sular bulunan cennete kavuşacaktır, şeklinde anlamak belki de en uygunudur. Meseleye şöyle de bakmak mümkündür; Bütün bu fevkalâde imkânları deccâle veren Allah Teâlâ olduğuna göre, Deccâl’in Cennet’i gibi görünen şeyin gerçekte cehennem, Deccâl’in Cehennem’i gibi görünen şeyin de gerçekte Cennet olması mümkündür.

Bizim bu hadislerden çıkaracağımız ders şudur: Allah Teâlâ mü’minlere Deccâl’i tanıma imkânı sağlayacak ve onun oyunlarına kanmayacak bir ferâseti herhalde ihsan edecektir. Bunun tedbiri ne olabilir? İyi Müslüman olmak, ilmini uygulayıp yaşayan âlimler yetiştirmek, Kur’an-Sünnet çizgisini aşmamaktır. Böyle olan kimseler, Cenâb-ı Hakk’ın lutuf ve ihsânı ile Deccâl denen hilekârın karşısında yer alacaklar, ona mağlûp olmayacaklar ve neticede Cennet’i hak edecektir.

  • Hadisten Öğrendiklerimiz

1. Deccâl bir gözbağcıdır. Gerçek olmayanı gerçekmiş gibi gösterebilecektir.

2. Deccâl Cennet’i Cehennem, Cehennem’i Cennet veya suyu ateş, ateşi su gibi gösterme imkânına sahip olacaktır.

3. Deccâl’i gören Müslümanlar, onun Cehennem veya ateş gibi gösterdiği şeyi tercih ettikleri takdirde Cennet’e ve içimi tatlı ve güzel bir suya kavuşacaklardır.

Kaynak: Riyazüs Salihin, Erkam Yayınları