Sokak Hayvanlarının Gönüllü Bakıcısı

Çorum'da, sağlık sorunları nedeniyle kilo vermek için 2,5 yıldır yürüyüş yapan Yüksel Kocaşer, güzergahında yaşayan sokak hayvanlarını besliyor.

Çorum'da Bahçelievler Mahallesi'nde yalnız yaşayan 51 yaşındaki Yüksel Kocaşer, yaklaşık 2,5 yıl önce kanser nedeniyle kemoterapi görmeye başladı. Kilo vermesi için doktor tavsiyesiyle yürüyüş de yapan Kocaşer, yürüyüş güzergahında gördüğü sokak hayvanlarının su ve yiyecek bulmakta güçlük çektiğini fark etti.

Bunun üzerine evindeki ekmek ve yemek artıkları ile bidonlara doldurduğu suyu cadde ve sokaklarda muhtelif bölgelere bırakan Kocaşer, sokak hayvanlarının sayısının çok olduğunu görünce yiyecekleri artırmaya karar verdi.

Yaklaşık bin 400 liralık emekli maaşının 500 lirasıyla kedi ve köpekler için mamanın yanı sıra ciğer ve tavuk eti satın alan Kocaşer, bölgedeki esnaftan da sokak hayvanlarının beslenmesi için destek istedi.

Komşusu Nur Bıdık'tan da yardım alan Kocaşer, 2,5 yıldır evinde beslediği 8 kedinin yanı sıra sokaktaki 100'e yakın kedi ve köpeğin gönüllü bakıcılığını yapıyor.

"Tek bir insanı bile bir hayvansevere dönüştürsem benim için kar"

Kocaşer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, rahatsızlığından önce de evinin etrafındaki sokak hayvanlarına zaman zaman yiyecek verdiğini ancak gönüllü olduktan sonra emekli maaşının yaklaşık üçte birini sokak hayvanlarının bakımı ve beslenmesi için harcamaya başladığını anlattı.

Sokaktaki hayvanlara isim taktığını, sağlık durumlarını takip ettiğini, hepsinin evladı gibi olduğuna işaret eden Kocaşer, şöyle devam etti:

"Komşumun da yardımıyla her gün akşam saatlerinde sokaktaki hayvanlara su ve yiyecek veriyoruz. Caddedeki ağaçların altına ve belirli yerlere kaplar içinde su ve yemek bırakıyoruz. Evimde tavuk ciğeri pişiriyorum. İçine ekmek katıp çorba gibi yapıyorum. Yavru kediler için de tavuk baget alıyorum. Geri kalanı da kuru mama. Kızımdan da maddi destek alıyorum. Onun haricinde esnaf da destek oluyor. Kemoterapi gördüğüm günlerde dahi yaz kış demeden akşamları sokağa çıkıp hayvanlarla ilgileniyorum. Onları elimden geldiği kadar ihmal etmemeye çalışıyorum."

Sağlığı müsaade ettikçe her akşam sokak hayvanları için evinden çıktığını belirten Kocaşer, insanları da bu tür işlere teşvik etmeye çalıştığını söyledi.

Bu konuda başarı da sağladığını dile getiren Kocaşer, "Tek bir insanı bile bir hayvansevere hatta hayvanlara daha vicdanlı davranan birisine dönüştürsem benim için kardır. En azından bir hayvanın hayatta kalmasını sağlarız." dedi.

Kocaşer, sokak hayvanları için kullandığı kaplara sigara izmariti ve çöp atanlardan da duyarlılık beklediğini kaydetti.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.