Şuarâ Suresi 41. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri
Şuarâ Suresi 41. ayeti ne anlatıyor? Şuarâ Suresi 41. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...
Şuarâ Suresi 41. Ayetinin Arapçası:
فَلَمَّا جَٓاءَ السَّحَرَةُ قَالُوا لِفِرْعَوْنَ اَئِنَّ لَنَا لَاَجْرًا اِنْ كُنَّا نَحْنُ الْغَالِب۪ينَ
Şuarâ Suresi 41. Ayetinin Meali (Anlamı):
Sihirbazlar Firavun’a gelip: “Eğer üstün gelen biz olursak, herhalde bize bir mükâfat verilir!” dediler.
Şuarâ Suresi 41. Ayetinin Tefsiri:
Başlangıçta
sihirbazların bütün himmeti dünyalık bir mükâfat peşindeydi. Onlar Mûsâ (a.s.)
karşısında muvaffak oldukları takdirde ne kadar bir menfaat elde edeceklerinin
derdinde idiler. Bunun dışında manevî bir gâyeye taallük eden hiçbir
düşünceleri yoktu. Bu yüzden sadece mükâfatlandırılmakla kalmayıp gözdelerden
olacakları ve saray halkı arasına katılacakları müjdelenince büyük bir sevince
kapılmışlardı. Karşılarında ise Âlemlerin Rabbi tarafından peygamber olarak
gönderildiğini söyleyen, tehditlerine hiç aldırış etmeden Firavun’la münakaşaya
girişen ve yaptığı mücâdelede hiçbir tereddüt göstermeyen Hz. Mûsâ yer
almaktaydı. Sihirbazlar, menfaatleri icâbı değer verdikleri Firavun’un izzetine
yemin ederek iplerini ve değneklerini atıp, sonra bunların âniden kocaman bir
ejderhaya dönüşen Mûsâ (a.s.)’ın asâsı tarafından bir lokmada yutulup yok
olduklarını görünce işin ciddiyetini kavradılar. Hz. Mûsâ’nın kendileri gibi
bir sihirbaz olmadığını, gösterdiği hârikulâde olayın da ancak Allah’ın
kudretiyle vuku bulacak bir mûcize olduğunu anlamakta gecikmediler: (bk. A‘râf 7/115-119; Tâhâ 20/65-69)
Şuarâ Suresi tefsiri için tıklayınız...
Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri
Şuarâ Suresi 41. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...
YORUMLAR