Süheyl Bin Amr'ın Hutbesi
Süheyl bin Amr -radıyallahu anh- Mekke fethi günü Resûlullah'ın sallallahu aleyhi ve sellem- engin rahmeti, şefkati, müsamahası ve afvı karşısında İslâm potasında eriyen ve İslâm'la şereflenen bir sahabîdir.
Süheyl bin Amr, Kureyşlilerin hatîbi idi. Sözün ziyâdesiyle tesirli olduğu bir devirde, devamlı İslâm aleyhine konuşurdu. Bu zât Bedir Gazvesi’nde esir alındı. Hazret-i Ömer:
“–Yâ Resûlallâh! Müsâade buyur, Süheyl’in ön dişlerini sökeyim de dili dışarı sarksın! Bundan sonra hiçbir zaman ve hiçbir yerde Sen’in aleyhinde hutbe îrâd edemesin?!” dedi.
Allâh Resûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem-:
“–Bırak onu ey Ömer! Ben, onun uzuvlarına böyle bir zarar veremem. Şâyet bunu yapacak olursam, peygamber olmama rağmen, Allâh da aynısını bana yapar. Acele etme, gün gelir o, senin medhedip hoşlanacağın bir makamda konuşma yapar ve seni sevindirir.” buyurdu. (İbn-i Hişâm, II, 293)
Peygamber Efendimiz bu davranışıyla, dâimâ Allâh’tan korkup, O’nun gazabını celbedecek bir davranışta bulunmaktan son derece sakınmak gerektiğini tâlîm etmiş oldu.
Nitekim Allâh Resûlü’nün vefâtından sonra, insanlar arasında irtidat hareketlerinin başgösterdiği bir hengâmede, Süheyl bin Amr -radıyallâhu anh-, Allâh Resûlü’nün haber verdiği o iltifata şâyan konuşmasını yapmıştır. Ezcümle şöyle diyordu:
“Ey Kureyş cemaati! Sakın siz iman edenlerin sonu, irtidad edenlerin de önü olmayınız. Vallahi bu İslâm dini, Ay ve Güneşin doğup batışındaki seyri gibi beşeriyeti aydınlatarak devam edip gidecektir. Mü'minlerin O'na karşı vazifeleri onun yolunda yürümeleridir.”
Süheyl bin Amr -radıyallâhu anh-, hutbesini bitirdiğinde halk teskin oldu. Ömer -radıyallâhu anh-, Hazret-i Süheyl’in bu konuşmasını işittiğinde, Allâh Resûlü’nün sözünü hatırladı ve:
“–Sen’in, Allâh’ın Resûlü olduğuna bir kez daha şehâdet ederim (yâ Resûlallâh)!” demekten kendini alamadı. (İbn-i Hişâm, IV, 346; Vâkıdî, I, 107; Belâzurî, I, 303-304; İbn-i Abdilberr, II, 669-671; Hâkim, III, 318/5228)
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Faziletler Medeniyeti 1, Erkam Yayınları