Sultan Abdülmecid'in Hayatı Kitap Oldu

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür AŞ, vefatının 154. yılında Sultan Abdülmecid'in hayatını anlatan "Sultan Abdülmecid ve Dönemi 1823-1861" kitabını yayınladı.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür AŞ,Sultan Abdülmecid'in hayatının anlatıldığı " Sultan Abdülmecid ve Dönemi 1823-1861" adlı kitabıkültür dünyasına kazandırdı.

Kültür AŞ'den yapılan yazılı açıklamaya göre, kitapta, Tanzimat'ın mimarlarından 31. Osmanlı PadişahıSultan Abdülmecid'in hayatı ve dönemindeki gelişmeler ele alındı.

Dr. Kemal Kahraman tarafından yayıma hazırlanan ve Abdülmecid'in kişiliğinin yanı sıra, padişahlığı yıllarında hukuk, eğitim, maliye, politika, idari teşkilat, sanat, mimari ve edebiyat alanındaki gelişmelere de ışık tutan kitap, başta Milli Saraylar'ın arşivi olmak üzere birçok arşivden temin edilen fotoğraflarla desteklendi.

ANNESİ HAKKINDA DA BİLGİ VERDİ

Kitapta, Abdülmecid'in kişilik özellikleri ve ilgi alanlarının yanı sıra hem kendisinin hem de annesi Bezm-i Alem'in yaptırdığı hayır eserlerine de yer verildi.

Özellikle Mekke ve Medine'ye büyük hizmetleri dokunan, camiler yaptıran, Kur'an okuyan, hatta en az 55 hat eseriyle geleneksel yapısını muhafaza eden padişahın, aynı zamanda Fransızca yayınları izleyen, diplomatlarla Fransızca konuşan, piyano çalan, balolara katılan batılı bir kimliğe de sahip olduğu vurgulanan kitapta, politika ve idari teşkilat bölümleri de yer aldı.

Kitapta, ilk dış borcun alındığı Kırım Savaşı'ndaki "Dost işgali", ilk modern darbe girişimi olarak Kuleli Vakası'nın suikast planları, yerel yönetimlerde Ankara, Edirne ve Bulgaristan'dan örnekler, SultanAbdülmecid'in Hatt-ı Hümayunları gibi ilgi çekici konulara da değinildi.

Kaynak: milligazete.com.tr

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.