Tâ-Hâ Suresi 129. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Kuran Meali ve Tefsiri

Tâ-Hâ Suresi 129. ayeti ne anlatıyor? Tâ-Hâ Suresi 129. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...

Tâ-Hâ Suresi 129. Ayetinin Arapçası:

وَلَوْلَا كَلِمَةٌ سَبَقَتْ مِنْ رَبِّكَ لَكَانَ لِزَامًا وَاَجَلٌ مُسَمًّىۜ

Tâ-Hâ Suresi 129. Ayetinin Meali (Anlamı):

Eğer Rabbin tarafından, cezalarının erteleneceğine dair daha önce verilmiş bir karar ve bu kararın gerçekleşmesi için belirlenmiş bir süre olmasaydı, elbette hak ettikleri azap onları çoktan yakalamış olurdu!

Tâ-Hâ Suresi 129. Ayetinin Tefsiri:

Kur’ân-ı Kerîm, geçmiş ümmetlerin helak kıssalarını tekrar tekrar anlatır. Mekkeli müşrikler, ticâret için gittikleri yerlerde, daha önce helâk edilen Âd, Semûd gibi bu kavimlerin kalıntılarını görüyorlar, onların hazin âkıbetlerinden haberdar oluyorlardı. Üzerinde saltanatların kurulduğu ve nice dünya zevk ü safâsının sürüldüğü bu yurtların ıpıssız ve bomboş olduğuna gözleriyle şâhit oluyorlardı. Bunların hâlinden ibret alıp, aynı durumun kendi başlarına da geleceğini düşünmeleri ve akıllanmaları gerekmez mi? Fakat bunun için akl-i selîm sahibi olmak lazımdır. Çünkü bunlarda ancak akıl sahiplerine hitap eden ibretler ve deliller bulunmaktadır. Aslında Allah, inkâr ve günahta ileri giden toplumları hemen helak etmeye muktedirdir. İstese azap hemen onların yakasına yapışıverir. Fakat O, her ümmete belli bir ecel tayin etmiştir. O vakit gelmeden azabını göndermemektedir. Yalnız Allah’ın böyle mühlet vermesine aldanıp, nasıl olsa bir şey olmayacak dememeli, aslında bu mühleti tevbe, istiğfar ve Allah’a kulluk için bir fırsat bilmelidir. Bunun da başında namaz gelir:

Tâ-Hâ Suresi tefsiri için tıklayınız...

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

Tâ-Hâ Suresi 129. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...