Ebû Hüreyre

Peygamber Efendimiz'in Mucizesi İle Bereketlenen Süt Hadisi

Ebû Hüreyre'nin (r.a.) Efendimizle (s.a.v.) yaşadığı hadiseyi nasıl anlamalıyız? Hadisten çıkarmamız gereken dersler nelerdir? Dr. Murat Kaya anlatıyor.

Ebû Hureyre (r.a.) Hazretleri'nin Açlıkan Düşüp Bayılması İle İlgili Hadis

Hadisi şerifi nasıl anlamalı ve amel etmeliyiz? Hadisten çıkarmamız gereken dersler nelerdir?

Ebû Hureyre Hazretleri Neden Çok Hadis Rivayet Etti?

En çok hadis rivayet eden sahabi olan, Ebû Hureyre Hazretleri, neden çok hadis rivayet etmiştir? Dr. Murat Kaya anlatıyor…

Miraç Orucu Ne Zaman Tutulur?

Receb ayının 27. günü Miraç kandilidir. Allah dostları bu günün gündüzünde oruç tutmuş, gecesini namazla eda etmiştir.

Sahabelerin Hadis Rivayet Etmesine Sebep Olan Ayet

Sahabelerin çok hadis rivayet etmelerine sebep olan ayet hangisidir? Bu ayette Allah bizlere ne buyurur? Bu ayetten ne anlamalıyız? Dr. Murat Kaya anlatıyor... 

İsrailoğulları Neden Lanetlendi?

Muhterem Osman Nûri Topbaş Hocaefendi’nin, insanlığı kötülük ve şerden uzaklaştırarak güzellik ve hayra dâvet emenin, bir bakıma Hakk’a îmânın mihenk taşı mevkiînde olduğunu ihtâr eden yazısının bir kısmını istifadelerinize sunuyoruz.

Ebu Hureyre’nin (r.a.) Hayatı

Ebû Hureyre (r.a.) kimdir? Ebû Hureyre’nin (r.a.) kısaca hayatı...

Devsliler’in Medîne’ye Gelişi

Peygamber Efendimiz’in: “Ben, Devs’ten kiminle karşılaştıysam onda hayır gördüm!” dediği Devs kabilesi nasıl Müslüman oldu? Devsliler’in Medîne’ye gelişi...

Cemaatle Namaz Hakkında Ayet ve Hadisler

Peygamber Efendimiz, cemaatle namaz kılmayı teşvik ederek, cemaatle kılınan namazın tek başına kılınan namazdan yirmi yedi veya yirmi beş derece daha faziletli olduğunu bildirmiştir.

Peygamberimiz Çocuklarla Nasıl Şakalaşırdı?

Peygamber Efendimizin çocuk sevgisi ve çocuklarla yaşadığı şakalaşmalar.

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.