şebnem dergisi

Ümidini Kaybetme!

Şikâyet etmeden, başa kakmadan ve gönüllü olarak yapılan iyilikler, ind-i ilâhîde de karşılıksız kalmayacaktır.

Kestaneli Kup Parfe Tarifi

Kestaneli kup parfe tarifi...

Bir Nefesin Muazzam Yolculuğu

Vücudumuzun oksijene olan ihtiyacı, nasıl ve ne zaman tespit edilmiştir? Onu bizim istifade edebileceğimiz şekilde atmosfere kim yerleştirmiştir? Bir nefesimize teslim olup içeri nasıl girer, niçin hiç direnmez?

Gelinler Evlat Kayınvalideler Anne

Günümüzde takvâya ulaşmış pek çok hanım için gelinler zaten evlât, kayınvâlideler de annedir. Fakat gerçek şudur ki, bu sayı gitgide azalmıştır. Artık namazlarını aksatmayan, örtüsüne son derece dikkat eden nice hanım için, kayınvâlideleriyle uzun uzadıya vakit geçirmek, hele de beraber yaşamak korkulu bir rüya hâlindedir. Bunun temel sebebi de hem şuuraltı kirliliğimiz, hem de genişleyen evlerimizin inadına, daralan gönüllerimizdir.

Ömrümüz Tükeniyor Yetişin!

Aralık ayıyla birlikte, ömür nasibimizden bir yılı daha bitirmek üzereyiz. Küçükler, Allah ömür verirse, bir yaş daha büyüyecek; biz büyükler, yaşlanmaya bir adım daha yaklaşacağız. Yeni bir yılı, kimi insan müjde sayarken, kimileri ise bir ürperti sebebi olarak görür.

Limonlu Mereng Tarifi

Limonlu mereng nasıl yapılır? Limonlu mereng için hangi malzemeler gerekir? Limonlu Mereng tarifi…

Çocuğa Terbiye Nasıl Verilir?

Evlâdın yetiştirilmesinde âileye düşen pay büyüktür. Âilenin verdiği ilk mânevî terbiye çocuğa iyi işlenmişse, tesiri ömür boyu kalıcı olur. Âileden başka, bu vazifeyi yerine getirecek başka bir müessese yoktur.

Ailede Mutluluk Yolları

Erkekler, Allâh’ın emâneti olarak nikâhla eşlerini alırlar ve onlara Allâh’ın rızâsına uygun şekilde davranmak üzere Cenâb-ı Hakk’a söz vermiş olurlar. Kadın da, Allâh’ın râzı olacağı bir hâneye adım atarak kendini, sahip olduğu meziyet, fazilet, güzellik ve üstün vasıflarını öncelikle âilesine tahsis eder.

Felâk Suresinden Çıkarılacak İbretler

Felak ve Nâs Sûreleri, Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- başta olmak üzere, bütün müslümanlara sunulmuş ilâhî koruma ve reçetelerdir. Peygamber Efendimiz bu sûreler nâzil olduktan sonra, sabah-akşam bunları okuyarak ellerine üflemiş ve daha sonra mübarek elleriyle bütün vücudunu sıvazlamıştır.

Ailede Güzel Ahlâk

Sosyal hayatta hem eğitim-maîşet derdine düşüp çalışmak, hem eş-evlât ihtiyaçlarını temin edip çözüm bulmak zordur. Ama arkada anne-baba duâsı ve rızâsını alarak yaşamak, hem hayatı kolaylaştıracak, zorluklara dayanak olacak; hem de Allah'ın rızasını kazandıracaktır.

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.