Tarık Bin Ziyad'ın Nefs Muhasebesi
Bir kölenin şahsiyetini inşâ eden ve onu fazîletin zirvesine ulaştıran îman heyecânı...
Ashâb-ı kirâmdan sonra da öyle bir îman heyecânı cihânı kapladı ki, Târık bin Ziyâd’ın beş bin kişilik ordusu, doksan bin kişilik İspanya ordusunu perişan etti.
TARIK BİN ZİYAD'IN NEFS MUHASEBESİ
Târık, kralın hazineleri üzerine ayağını koymuş, kendi kendine şöyle diyordu:
“Târık! Dün boynu tasmalı bir köle idin; gün geldi Allâh seni hürriyetine kavuşturdu. Sonra bir kumandan oldun!
Bugün, Endülüs’ü fethettin ve kralın sarayında bulunuyorsun. Şunu iyi bil ve hiçbir zaman unutma ki yarın da Allâh’ın huzûrunda olacaksın!”
Bu nasıl bir terbiyedir ki, bir kölenin şahsiyetini inşâ ediyor ve onu fazîletin zirvesine ulaştırıyor! Kalbini dünyâ malına zerre kadar meylettirmiyor ve dâimî bir nefs muhâsebesi iklîminde yaşatıyor.
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Faziletler Medeniyeti 1, Erkam Yayınları