Tese'ül Ne Demek?

NE NEDİR?

Tese’ül ne demek? Tese’ül kelimesinin anlamı nedir? Tese’ül kelimesine örnek cümleler...

Tese’ül: Dilenme, dilencilik etme anlamlarına gelmektedir.

TESE’ÜL KELİMESİNE ÖRNEK CÜMLELER

Aşağıdaki beyitler, Çanakkale’nin hakîkî şehîd cengâverlerini ne güzel dile getirir:

Neslindeki geçmiş şühedânın adedinden,
Erkam utanır zîr-i zemînler utanırken!
Ön safta koşar ilk ölü şevkıyle ölürsün;
Arzın yaşayanlardaki zevkıyle ölürsün!
Tâvîz-i bekâ etmeyerek öyle tese’ül,
Eltâfını, şânın şerefin addederek zül;
İsminle de, cisminle de hep birden ölürsün,
Meçhûl olan eb’âda düşersin, gömülürsün!
Târîhe girersin de bilinmez nedir ismin,
Târîhi yapan sen, senin efsânedir ismin..
Yâdın, haberin son nefesinden de küçük, az;
Öldükte peyâm-ı ademin halka yayılmaz!
Âfâkı tutan velveleler, arbedelerle,
Gökten ebediyyet dilenen âbidelerle,
Meçhûlün o hodgâm, o şeref-âver ölümler,
Meçhûlün o te’yîd-i hayât eyler ölümler...
Yoktur cesedin, zıll-i zevâlin bile bâzen,
Yoktur o avâm âbidesi tahta cenâzen!
Kabrin! O da yok.. Varsa da tek bir taşı yoktur;
Nâşın gibidir; sînesi yoktur, başı yoktur!..

Çanakkale Zaferi’nin maddî silâhdan ziyâde îmân kuvvetiyle kazanıldığının sayısız misâli vardır. Bunlardan biri olarak bu cepheye gönüllü
katılmış yedek subay Muallim Hasan Ethem merhûmun şehîdlik mertebesine ermeden az evvel anasına yazdığı ve oradaki askerin hepsine şâmil mânevî iklîmi aksettiren mektubunun bir parçasını dikkatlerinize aksettiriyoruz:

Vâlideciğim!

Dört asker doğurmakla müftehir şanlı Türk annesi!

Nasîhat-âmiz mektubunu, Divrin Ovası gibi güzel, yeşillik bir ovacığın ortasından geçen derenin kenarındaki armut ağacının sâyesinde (gölgesinde) otururken aldım. Tabiatın yeşillikleri içinde mest olmuş rûhumu bir kat daha takviye etti. Okudum, okudukça büyük büyük dersler aldım. Tekrar okudum. Şöyle güzel ve mukadddes bir vazîfenin içinde bulunduğumdan sevindim. Gözlerimi açtım, uzaklara doğru baktım. Yeşil yeşil ekinlerin rüzgâra mukavemet edemeyerek eğilmesi, bana, annemden gelen mektubu selâmlıyor gibi geldi. Hepsi benden tarafa doğru eğilip kalkıyordu ve beni, annemden mektup geldi diyerek tebrik ediyorlardı.