Tevbe Suresi 59. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri
Tevbe Suresi 59. ayeti ne anlatıyor? Tevbe Suresi 59. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...
Tevbe Suresi 59. Ayetinin Arapçası:
وَلَوْ اَنَّهُمْ رَضُوا مَٓا اٰتٰيهُمُ اللّٰهُ وَرَسُولُهُ وَقَالُوا حَسْبُنَا اللّٰهُ سَيُؤْت۪ينَا اللّٰهُ مِنْ فَضْلِه۪ وَرَسُولُهُٓۙ اِنَّٓا اِلَى اللّٰهِ رَاغِبُونَ۟
Tevbe Suresi 59. Ayetinin Meali (Anlamı):
Eğer onlar Allah ve Rasûlü’nün kendilerine verdiklerine râzı olup: “Allah bize yeter! Bize Allah lutf u kereminden yine verir, Rasûlü de verir. Biz yalnızca Allah’a gönül bağlamışız, O’nun rızâsını istiyoruz” deselerdi, elbette haklarında daha hayırlı olurdu.
Tevbe Suresi 59. Ayetinin Tefsiri:
Âyetlerin
inişine sebep olabilecek hâdiselerden biri şöyle vuku bulmuştur:
Ebu
Saîd el-Hudrî (r.a.) şöyle anlatıyor: Biz, Resûlullah (s.a.s.)’in yanındaydık.
O, ganimetleri veya kendisine getirilen zekât mallarını taksim ediyordu. Temîm
oğullarından olan Zü’l-Huvaysıra geldi ve:
“-
Ey Allah’ın Resûlü, adâletli ol” dedi. Peygamberimiz (s.a.s.):
“- Yazıklar olsun sana, ben adâletli değilsem, başka kim adâletli
olabilir ki? Eğer ben adâletli davranmamışsam sen kaybettin, hüsrana uğradın
demektir”
buyurdu. Hz. Ömer:
“-
Ya Resûlallah, izin ver şunun boynunu vurayım” dediyse de Efendimiz (s.a.s.):
“- Bırak onu. Onun öyle arkadaşları var ki sizden birisi onunla
birlikte kıldığı namazını, onunla birlikte tuttuğu orucunu değersiz görür.
Onlar Kur’ân okurlar ama Kur’an onların hançerelerinden aşağı geçmez. Onlar
okun yaydan çıktığı gibi dinden çıkarlar...” buyurdu. (Buhârî, Menâkıb 25;
Edeb 95; Müslim, Zekât 142)
Zekatların
taksim edileceği yerler şu şekilde belirlenmiştir:
Tevbe Suresi tefsiri için tıklayınız...
Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri
Tevbe Suresi 59. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...