Türkiye, Dünyada En Fazla Sığınmacıyı Barındıran Ülke

Türkiye dünyadaki her 5 Suriyeli mülteciden 3'üne ev sahipliği yapıyor.

AFAD Başkan Vekili Bilden "Dünyadaki 21 milyon mültecinin yaklaşık 5 milyonu Suriyeli. Türkiye ise dünyadaki her 5 Suriyeli mülteciden 3'üne, AFAD koordinasyonuyla ev sahipliği yapıyor." ifadesini kullandı.

Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi'nden (AFAD) yapılan açıklamaya göre, AFAD Başkan Vekili Mehmet Halis Bilden, Ekvador'un başkenti Kito'da düzenlenen Habitat III Konferansına katıldı.

Birleşmiş Milletler (BM) üyesi yaklaşık 500 ülkeden katılımcının iştirak ettiği toplantıda konuşan Mehmet Halis Bilden, dünyanın tanıklık ettiği en büyük kitlesel nüfus hareketliliğinin günümüzde yaşandığını belirterek, BM'nin verilerine göre dünya genelinde 65 milyondan fazla insanın savaş, çatışma ve felaketler yüzünden evinden edildiğini anlattı.

"DÜNYADAKİ 21 MİLYON MÜLTECİNİN YAKLAŞIK 5 MİLYONU SURİYELİ"

Bu hareketliliğin 41 milyonunun ülkesi içinde yer değiştirdiğini ifade eden Bilden, 21 milyon insanın da evlerinden uzakta mülteci durumunda bulunduğunu kaydetti. Mehmet Halis Bilden, küresel insani sistemin alarm verdiğine işaret ederek, insanlığın 2. Dünya Savaşı'ndan sonra en büyük nüfus hareketliliğiyle karşı karşıya olduğunu aktardı.

Son yüzyılın en büyük nüfus hareketliliğinin Türkiye'de yaşandığını kaydeden Bilden, "Dünyadaki 21 milyon mültecinin yaklaşık 5 milyonu Suriyeli. Türkiye ise dünyadaki her 5 Suriyeli mülteciden 3'üne, AFAD koordinasyonuyla ev sahipliği yapıyor. Türkiye, dünyadaki Suriyeli mültecilerin yarısından fazlasını tek başına ağırlıyor. İşte bu yüzden BM Mülteciler Yüksek Komiserliği, Türkiye'yi 'Dünyanın En Fazla Sığınmacıya Ev Sahipliği Yapan Ülkesi', UNICEF ise Türkiye'yi 'Dünyanın En Fazla Sığınmacı Çocuğa Ev Sahipliği Yapan Ülkesi' ilan etti." değerlendirmesinde bulundu.

DÜNYANIN VİCDANİ ELİ

Mehmet Halis Bilden, Türkiye'nin, dünyanın "vicdani eli" olduğunu vurgulayarak, Türkiye'de yaklaşık 3 milyon Suriyelinin yaşadığını anlattı.

Bilden, Suriye krizinde ilk günden itibaren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatı ile uygulanan "açık kapı politikası"nın "tarihi bir insanlık dersi" olduğunu ifade etti.

"TÜRKİYE, IRAK'TA KAMP KURABİLEN TEK ÜLKE"

2011'de Suriye'den nüfus hareketinin başlamasından 2 gün sonra Türkiye'de ilk çadır kentin hizmet vermeye başladığına dikkati çeken Mehmet Halis Bilden, "Bugün 260 bin sığınmacıyı, 10 ilimizdeki 26 AFAD prefabrik ev ve çadır kentlerde barındırıyoruz. Bu alanlara 'kent' diyoruz. Çünkü, Avrupa'daki bazı şehirlerin nüfusu kadar insanı, gelişmiş bir kentteki tüm imkanları sunarak bu kentlerde misafir ediyoruz. Örnek vermek gerekirse, yalnız AFAD Akçakale Çadır Kenti'nde 30 binden fazla misafirimiz ağırlıyoruz." değerlendirmesi yaptı.

AFAD Başkan Vekili Bilden, AFAD eliyle ülkesi içinde evinden edilen insanlara da barınma hizmeti sağlandığının altını çizerek, DEAŞ zulmünden kaçan Ezidi ve Türkmenler için Irak'ta 35 bin kişilik 3 kamp kurulduğunu ve Türkiye'nin Irak'ta kamp kurabilen tek ülke olduğunu vurguladı.

HAİTİ'YE YARDIM EDİLECEK

Ekvador Güvenlik Koordinatörü Bakanı Cesar Navas Vera da deprem sonrası kamplarda kalmak zorunda olan 6 bin vatandaşının, 2017 yılında evlerine kavuşturulmasını amaçladıklarını belirtti.

Vera, "Sizin bize yaptığınız yardım sonrasında biz de sizi örnek alıp, Haiti'de gerçekleşen Mattew Kasırgası sonrası bu ülkeye yardım elimizi açtık." ifadesini kullandı.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.