Türkiye Sarıkamış’ta ‘Şühedanın İzinde’ Yürüdü

Kars’ın Sarıkamış ilçesinde, Sarıkamış Harekatı’nın 107. yılı anma etkinlikleri çerçevesinde düzenlenen yürüyüşe devlet yetkililerinin yanı sıra Türkiye’nin birçok ilinden ve yurt dışından genç, yaşlı çok sayıda vatandaş katıldı.

Kars’ın Sarıkamış ilçesinde, Sarıkamış Harekatı’nın 107. yılı anma etkinlikleri çerçevesinde düzenlenen yürüyüş sona erdi.

Türkiye’nin birçok ilinden ve yurt dışından genç, yaşlı çok sayıda vatandaş, sabahın erken saatlerinde “Şühedanın İzinde” temasıyla düzenlenen anma etkinliğine katılmak üzere, Sarıkamış ilçesinin Soğanlı ve Allahuekber Dağları arasındaki Kızılçubuk Zirvesi’nde bir araya geldi.

Kars merkez ve Sarıkamış ilçesinden, otobüslerle zirveye ulaşan vatandaşlar, ellerinde Türk bayraklarıyla yürüyerek toplanma alanına geldi.

Enver Paşa komutasındaki Osmanlı ordusunun, 1. Dünya Savaşı’nda Rus işgali altındaki toprakları kurtarmak için başlattığı Sarıkamış Harekatı’nın 107. yılı anma etkinlikleri kapsamında düzenlenen şehitleri anma programına, soğuk havaya rağmen vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi.

Fedakar ecdadı anmak için bir araya gelen vefakar gençler de ellerinde Türk bayraklarıyla geldikleri toplanma alanında, güvenlik güçleriyle hatıra fotoğrafı çektirdi.

Öte yandan toplanma alanında çadır kuran Kızılay ekipleri, vatandaşlara çay, çorba gibi çeşitli ikramlarda bulundu.

Eski asker kıyafetleri giyen bir grup da yere serdikleri seccadeler üzerinde namaz kılıp şehitleri yad etti.

BİNLERCE KİŞİ ELLERİNDE TÜRK BAYRAKLARIYLA YÜRÜDÜ

Ellerinde Türk bayrakları bulunan binlerce kişi, burada Kur’an-ı Kerim okuyup tekbir ve salavatlar getirerek şehitler için dua ettikten sonra soğuk havada Ay-Yıldızlı Tören Alanı’na doğru yürüyüşe geçti.

Katılımcılar, ellerinde Türk bayraklarıyla jandarmanın geniş güvenlik önlemi aldığı 4,5 kilometrelik güzergahtaki yürüyüşün ardından tören alanına ulaştı.

AKAR: 84 MİLYON VATANDAŞIMIZI BU TERÖR BELASINDAN KURTARMAKTA KARARLIYIZ

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Sarıkamış Şehitlerini Anma Töreni’ndeki konuşmasına, dün Akçakale-Şanlıurfa hudut hattındaki terör saldırısında şehit olan 3 asker ile Sarıkamış şehitlerine rahmet dileyerek başladı.

“Şüheda fışkıracak toprağı sıksan, şüheda...” dizesini hatırlatarak, tarih boyunca kutsal vatan toprağının her karışının, Mehmetçiğin mübarek kanıyla sulandığını belirten Akar, “Mehmetçiğin, Sarıkamış Harekatı’ndaki fedakarlıkları da vatana adanmışlık destanı olarak tarihe geçmiştir. Mehmetçiklerimizin bir asır önce burada ağır kış şartlarına ve her türlü zorluğa rağmen, milli ve manevi değerlerimiz uğruna, emsali görülmemiş bir vazife anlayışıyla şehadet mertebesine ulaşmaları, hafızalarımızda derin izler bırakmıştır.” diye konuştu.

Sarıkamış Harekatı’ndaki askerlere kışlık giysi, erzak ve mühimmat yetiştirmek için yola çıkan ve Karadeniz’de batırılan Bezm-i Alem, Bahr-i Ahmer ve Mithat Paşa gemilerinin fedakar personelinin de Sarıkamış’ın Deniz Şehitleri olarak tarihteki mümtaz yerlerini aldığını dile getiren Akar, şunları kaydetti:

“Şehitler ölmez inancını benimseyen asil milletimiz, emre itaat ve vazifeye sadakat duygularıyla şehit olan on binlerce vatan evladımızın kahramanlık ve fedakarlıklarını nesiller boyu saygı ve minnet duygularıyla hatırlayacak, aziz hatıralarını sonsuza kadar yaşatacaktır. Sarıkamış şehitlerini yad ettiğimiz bu anlamlı günde, Kafkas Cephesi’nde esir düşen Mehmetçiklerimize Nargin Adası’ndaki esaretleri sırasında yardım eli uzatan Azerbaycanlı kardeşlerimize de minnet ve şükranlarımızı sunuyoruz. Nargin’deki esir kampının son derece olumsuz koşullarında hayat mücadelesi veren Mehmetler, Azerbaycan Türklerinin yardımları sayesinde bir nebze de olsa rahat nefes alabilmiş, hayata tutunabilmiştir. Tarihi süreçte yaşanan felaketleri ve zorlukları, Azerbaycanlı kardeşlerimizle nasıl ki beraber göğüslediysek bundan sonra da ‘iki devlet, tek millet’ anlayışıyla kederde ve kıvançta, bir ve beraber olmaya devam edeceğiz.”

ŞEHİTLER DUALAR VE TEKBİRLERLE ANILDI

Ellerinde Türk bayrakları bulunan binlerce kişi, dualar ve tekbirlerle yaptıkları yürüyüşün ardından Ay-Yıldızlı Tören Alanı’nda toplandı.

Burada düzenlenen törende, şehitler için Kur’an-ı Kerim okundu ve dualar edildi.

Şehitler için saygı atışı yapılan tören alanında, bir subay tarafından Sarıkamış Harekatı’nın tarihi anlatıldı.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

SARIKAMIŞ HAREKATI NEDEN BAŞARISIZ OLDU?

Sarıkamış Harekatı Neden Başarısız Oldu?

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.