Türkiye’nin İlk ‘0-3 Yaş Uyku Polikliniği’ Hizmete Başladı
İstanbul’da Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi bünyesinde açılan Türkiye’nin ilk “0-3 yaş Uyku Polikliniği” uzman kadrosuyla hizmet vermeye başladı.
Hayatın ilk 3 yılına kadar görülen davranışsal uyku sorunlarını çözmeye yönelik Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi bünyesinde kurulan Türkiye’nin ilk “0-3 yaş Uyku Polikliniği” uzman kadrosuyla hizmet vermeye başladı.
Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi 0-3 yaş Uyku Polikliniği Sorumlusu Prof. Dr. Perran Boran, çocukların sağlıklı gelişimleri için uykunun, beslenme ve fiziksel aktivite kadar önemli bir ihtiyaç olduğunu söyledi.
ÇOCUĞUN UYKU İHTİYACI İLK YIL 12-16 SAAT ARALIĞINDA
Yeterli uyku alan çocuklarda bağışıklık sisteminin, okul başarısının, hafızanın, ruhsal durumun olumlu yönde etkilendiğini aktaran Boran, kişiden kişiye farklılık göstermekle birlikte ilk bir yılda uyku ihtiyacının gündüz dahil 12-16, 1-3 yaş arasında ise 11-14 saat aralığında değiştiğini ifade etti.
Prof. Dr. Boran, erken çocukluk döneminde davranışsal uyku sorunlarının çocuk doktorlarının en sık karşılaştığı sorunlar arasında yer aldığını dile getirerek, “Tüm dünyada yüzde 20-40 arasında değişmekte olan uyku sorunları sıklığı kliniğimizde yaptığımız çalışmada yüzde 34 olarak belirlenmiştir ki bu sıklık her 3 çocuktan birinin uykusunun ailesi tarafından sorun olarak görüldüğünü ifade eder.” dedi.
İLK 6 AYDA UYKU SAĞLIĞI
Çocuklarda uykunun olgunlaşmasının ilk 6 ayda gerçekleştiğini, bu nedenle ilk 6 ayda uyku sağlığı açısından tavsiyeler dışında bir müdahale tavsiye edilmediğini belirten Boran, şöyle devam etti:
“Aileye ilk 6 ay içerisinde uyku güvenliğinin sağlanması, bebeğin yeterli ışık, ses, hava gibi çevresel uyaranlarla karşılaşması sağlanarak gündüz-gece döngüsünün oluşmasına yardımcı olunması, annenin, bebeğin ipuçlarına duyarlı olması ve bu sürenin annenin bebeğini iyi tanıması için bir fırsat olarak görülmesi tavsiye edilir. Altıncı aydan sonra ise emziren anne, bebek ikilisi farklı değerlendirilmelidir. Bebeğin ağlatılması, ağlamasına yanıt verilmemesi gibi yaygın olarak kullanılan uyku eğitimlerinde, bebeğin emzirilme süreci, anne-bebek bağlanması ve emzirmeye bağlı fizyolojik olaylar göz ardı edilmektedir. Anne memesinde uyuya kalan ya da gece meme emmek için uyanıp kısa süre içerisinde çoğunlukla uyanmadan uykuya geçen bebekler, sanki uyku sorunları varmış gibi algılanmaktadır. Bu dönemde bebeği emzirmek, bebeğin ipuçlarına duyarlı bir şekilde yanıt vermek, bu bağın kurulmasına katkıda bulunur. Bu kapsamda ilk 3 yaştaki davranışsal uyku sorunlarına yönelik olarak açılan polikliniğimizde emzirmenin sürdürülerek, anne ve bebekte sağlıklı uyku alışkanlıklarının geliştirilmesi ve anne-ruh sağlığının iyileştirilmesi amaçlanmaktadır.”
Kaynak: AA