Tuvaletleri Kıbleye Doğru İnşa Etmeyin
Tuvalette neden kıbleye dönmememiz gerektiğini Dr. Murat Kaya anlatıyor...
Ebû Eyyûb el-Ensârî (r.a) şöyle buyurmuştur:
“Rasûlullah Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurdular:
«Biriniz, tuvalete girdiğinde Kıble’ye ne önünü dönsün ne de arkasını! (Medîne’nin) doğusuna veya batısına doğru dönünüz!».” (Buhârî, Vudû, 11)
BU HADİSTEN NE ANLAMALIYIZ?
“Doğuya veya batıya dönünüz!” emri Medîne-i Tâhire için geçerlidir. Yoksa her bölgeye göre Kıble’ye tâzimen hangi tarafa dönmek gerekiyorsa oraya yönelmek gerekir. Bu hassâsiyet, Kıble’ye ve Kâ’be’ye hürmet maksadıyla gösterilmektedir.
Ancak hayırlı ve nezih işlerde kıbleye doğru dönmek tavsiye edilmiştir.
Rasûlullah Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurmuşlardır:
“Her şeyin şerefli bir tarafı vardır; meclislerin en şerefli yeri ise Kıble istikâmetine bakan kısmıdır.” (Taberâni, Kebîr, X, 320/10781)
Abdullâh ibn-i Ömer (r.a) umûmiyetle yönünü kıbleye dönerek otururdu. (Buhârî, el-Edebü’l-müfred, no: 1137)
MALINI PEYGAMBERİMİZE VASİYET EDEN SAHABİ
Nebiyy-i Ekrem Efendimiz (s.a.v) Medîne’yi teşriflerinde, Birinci Akabe Bey’ati’ne katılmış olan Berâ bin Mârûr Hazretleri’ni sordular. Ashâb-ı kirâm:
“−O vefât etti ve malının üçte birini size vasiyet etti ey Allâh’ın Rasûlü! Bir de vefatı iyice yaklaşınca yönünün Kıble’ye doğru çevrilmesini vasiyet etti.” dediler.
Rasûlullâh Efendimiz (s.a.v):
“−Fıtrata uygun olan davranışı bulmuş. Bana vasiyet ettiği üçte biri de evlatlarına iâde ediyorum.” buyurdular.
Sonra gidip cenaze namazını kıldılar ve:
“Allâh’ım, onu affet, ona rahmet et ve onu Cennet’ine koy…” diye dua ettiler. (Hâkim, I, 55/1305)