Üç Aylar Orucu Nedir, Ne Zaman Tutulur, Kaç Gün Tutulur?

Üç Aylar’da oruç tutmanın hükmü nedir? Üç Aylar’da oruç tutulur mu? Pazartesi ve perşembe günleri oruç tutmak sünnet midir? Üç Aylar’ın başlangıcında tutulan orucun (Üç Aylar orucu) fazileti.

Halk arasında Üç Aylar diye bilinen Recep, Şaban ve Ramazan ayları mübarek aylardır. Nitekim Hz. Peygamber (sallâllâhu aleyhi ve sellem), Recep ayı girdiğinde “Allah’ım! Recep ve Şaban’ı bize mübarek kıl ve bizi Ramazan’a ulaştır.” diye dua etmiştir. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, I, 259)

Yine Peygamber Efendimiz (sallâllâhu aleyhi ve sellem) buyuruyor:

“Recep Allah’ın ayı, Şaban Ben’im ayım, Ramazan da ümmetimin ayıdır.” (Aclûnî, Keşfu’l-Hafâ, I, 423)

ÜÇ AYLAR ORUCU KAÇ GÜN TUTULUR?

Ramazan ayında oruç tutmak farzdır. (Bakara, 2/184-185) Recep ve Şaban aylarında ise; Hz. Peygamber’in (sallâllâhu aleyhi ve sellem) diğer aylara oranla daha fazla nafile oruç tuttuğu, ancak Ramazan’ın dışında hiçbir ayın tamamını oruçlu geçirmediği hadis kaynaklarında yer almaktadır. (Buhârî, Savm, 52-53; Müslim, Sıyâm, 173-79) Bu itibarla, Recep ve Şaban aylarının aralıksız olarak oruçlu geçirilmesinin dinî bir dayanağı yoktur. Kişi, sağlığı müsait olup güç yetirdiği takdirde bu aylarda dilediği kadar nafile oruç tutabilir.

PAZARTESİ VE PERŞEMBE GÜNÜ ORUÇ TUTMAK SÜNNET MİDİR?

Ebû Katâde (radıyallahu anh) şöyle dedi:

Peygamber Efendimiz’e (sallâllâhu aleyhi ve sellem) pazartesi günü oruç tutmanın fazileti soruldu. O da şöyle buyurdu:

“O gün, benim doğduğum, Peygamber olduğum (veya bana vahiy geldiği) gündür.” (Müslim, Siyam 197, 198)

PAZARTESİ VE PERŞEMBE ORUCUNUN FAZİLETİ

Ebû Hüreyre’den (radıyallahu anh) rivayet edildiğine göre Resûlullah (sallâllâhu aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu:

“Pazartesi ve perşembe günleri ameller (Allah’a) arz olunur. Ben, oruçluyken amellerimin arz olunmasını isterim.” (Tirmizî, Savm 44)

AYIN ON ÜÇÜ İLE ON BEŞİ ARASI ORUÇ TUTULUR

Ebû Zer’den (radıyallahu anh) rivayet edildiğine göre Resûlullah (sallâllâhu aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu:

“(Ey Ebû Zer!) Ayda üç gün oruç tutacağın zaman, on üç, on dört ve on beşinci günleri tut.” (Tirmizî, Savm 54)

Kaynak: Diyanet Fetva Kurulu

İslam ve İhsan

ÜÇ AYLAR NEDİR?

Üç Aylar Nedir?

ÜÇ AYLAR'DA OKUNACAK DUALAR VE TESBİHLER

Üç Aylar'da Okunacak Dualar ve Tesbihler

ÜÇ AYLAR’DA YAPILACAK DUA VE İBADETLER

Üç Aylar’da Yapılacak Dua ve İbadetler

ÜÇ AYLAR’IN FAZİLETİ VE ÖNEMİ NEDİR?

Üç Aylar’ın Fazileti ve Önemi Nedir?

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.