Uzlet Ne Demek? Uzlet Ne Anlama Gelir?

NE NEDİR?

Uzlet ne demek? Uzlet kelimesinin anlamı nedir? Uzlet kelimesine örnek cümleler...

Uzlet: İnsanlardan uzak durma, bir köşeye çekilme, inzivâ anlamlarına gelmektedir.

UZLET KELİMESİNE ÖRNEK CÜMLELER

Rasûlullah (s.a.v), sükûtu ve tefekkürü çok severdi. Nübüvvetine yakın zamanlarda halvet ve uzlete çekilmeyi daha çok arzu eder olmuştu. Mekke-i
Mükerreme’ye yaklaşık 5 km mesâfedeki Hirâ Mağarası’na giderek orada günlerce kalırdı. O’nun bu uzletlerindeki ibadeti; tefekkür etmek, atası İbrahim (a.s.) gibi göklerin ve yerin melekûtundan ibret almak ve Kâbe’yi seyretmekti.12 Cenâb-ı Hak bu şekilde Efendimiz’i mukaddes vazifeye hazırlıyordu.

*****

Kavminin putlara taptığını gördükçe, onlardan uzaklaşmayı, halvet ve uzlete çekilmeyi daha çok arzu ederdi. O’nun bu uzletlerindeki ibâdeti, tefekkür etmek, atası İbrâhîm -aleyhisselâm- gibi göklerin ve yerin melekûtundan ibret almak ve Kâbe’yi seyretmek şeklindeydi.

*****

Rasûlullâh -aleyhissalâtü vesselâm-’ın Hirâ’daki uzlet ve inzivâsından ve daha sonraki dönemlerde de muntazam olarak îfâ ettiği îtikâflarından anlıyoruz ki, bir müslüman ne kadar ibâdet ederse etsin, zaman zaman uzlete çekilerek nefis muhâsebesi yapıp, kâinattaki ilâhî kudret akışlarını tefekkür etmeden tam mânâsıyla kemâle eremez. Bu, her mü’minin yapması îcâb eden asgarî bir vazîfedir. İnsanlara rehber olacak kimseler ise bu tefekkür, tahassüs ve muhâsebeye daha çok muhtaçtırlar.

*****

Mü’min için en mühim hususlardan biri de muhabbetullâhtır.109 Allâh sevgisini kazanabilmenin, îmandan sonra yegâne âmili, Allâh’ın lutuf ve ihsanlarını devamlı olarak düşünmek, O’nun azameti ve kudreti üzerinde tefekkür etmek, sonra da kalp ve dil ile O’nu bol bol zikretmektir.110 Bunlar ise tam mânâsıyla, dünyâ meşgale ve âlâyişinden kalbi muhâfaza edip, halvet ve uzlete çekilmekle mümkün olur.

*****

Halvet ve uzlete çekilmekten maksat, hâlini ıslâh etmektir. Şifâ bulmak için alınan ilâç, vaktinde ve kâfî miktarda olmalıdır. Haddinden fazla alındığı takdirde fayda yerine zarar vereceği muhakkaktır.

*****

Doğumuyla kendisini son derece sürûra gark eden bu şehzâdesini mükemmel bir eğitime tâbî tutarak onun, her bakımdan müstesnâ bir şekilde yetişmesini sağladı. Öyle ki 2. Mehmed, on iki yaşında iken bile tahta oturtulabilecek bir seviyeye gelmişti. Nitekim oğlundaki bu seviye ve istîdâdı gören Sultan 2. Murad Han, büyük bir sır ve ferâgatle tahtı ona bırakıp kendisi Manisa’da uzlete çekildi.

*****

Her ağacın bir çeşit meyvesi olur, her meyvenin de bir ağacı. Bunun gibi her işin de kendisine has bir âleti vardır ki, onunla meydana gelir. Meselâ zâhir ilimler için lügat, sarf, nahiv, mantık, âdâb, kelâm, tefsir, hadis, hikmet vs. gereklidir. Bâtın ilimleri için de muhlis bir kalp, mürşid-i kâmil terbiyesi, az yemek, az uyumak, az konuşmak ve uzlet hâlinde yaşamak lâzımdır. Bâtınî ilmin daha derûnundaki hakîkat ilmi içinse, dünya ve âhireti terk ile varlıktan sıyrılarak Hak’ta fânî olmak îcâb eder.