Vacip Nedir?

NE NEDİR?

Vacip nedir, ne anlama gelir? Vacibin hükmü nedir? Vacip örnekleri.

İslâm hukukçularının çoğunluğuna göre farzla vacip eşanlamlıdır. İkisi de aynı hükümlere tabidir. Hanefîlere göre, farz ve vacip birbirinden farklı anlam taşır. Vacip; Allah ve Rasûlü’nün, yükümlü müslümandan yapılmasını bağlayıcı bir şekilde istediği, fakat hakkındaki bu bağlayıcılığın zannî delil ile sabit olduğu fiildir. Fıtır sadakası, kurban kesme, vitir ve bayram namazları, namazda Fâtiha sûresini okumak gibi. Bütün bunlar Hanefîlere göre vaciptir; çünkü haber-i vahid ile, yani tek râvînin naklettiği ve bu yüzden zannî delil sayılan hadisle sabit olmuşlardır.

VACİBİN HÜKMÜ

Vacibin yapılması kesin olarak gereklidir. Vacibi terk eden farzı terkedenden daha az bir cezayı haketmiş olur; vacip olduğunu inkâr edenin dinden çıktığına hükmedilmez. Böyle kimse sapıklıkta (dalâlette) kalmış sayılır. Namazın vaciplerinden birisini kasten terketmek harama yakın mekruhtur. Yanlışlıkla terketme veya geciktirme halinde ise, sehiv secdesi gerekir. Farzın terkinde ise namaz bozulur. Namazda rükûyu terketmek gibi.

VACİP NEDİR?

Vâcip; sübûtu kesin, delâleti zannî olan delille sabit olur. Bu delil, te’vile uğramış âyet veya hadis şeklinde olabilir. Meselâ; Kur’an-ı Kerim’de: “Rabbin için namaz kıl, kurban kes” [1] buyurulur. Burada, bayram namazı kılma ve kurban kesme emrinin muhatabı Hz. Peygamber’dir. Yani bunlar Rasûlullah (s.a.s) için farz hükmündedir. Ancak, emrin, diğer müslümanları kapsayıp kapsamadığı kesin değildir. Bununla birlikte, bu emirlerin diğer müslümanları da kapsadığı daha kuvvetli olan görüştür. Böylece sünnetten daha kuvvetli, fakat âyetteki delâletin kesin olmaması sebebiyle, farz derecesine ulaşmayan bir emir çeşidi ortaya çıkmış olur ki, buna vâcip denir.[2]

VACİP ÖRNEKLERİ

Meselâ; namazda hiç Kur’an-ı Kerim okunmaması namazı geçersiz kılar. Çünkü; “Kur’an-ı Kerim’den kolayınıza geleni okuyun” [3] buyurulması farziyet bildirir. Fakat Fâtiha sûresinin namazda okunmamış olması tek başına geçersizlik sebebi değildir. Bu sûrenin okunmamasında kerâhat olmakla birlikte namaz geçerlidir. Çünkü namazda Fâtiha sûresinin okunması hükmü zannî delil ile sabit olmuştur. Bu delil, Hz. Peygamber’in; “Fâtiha sûresini okumayanın namazı yoktur” [4] hadisidir. Bu hadis, haber-i vâhid niteliğinde olup, zannîdir. Çünkü, “Fâtiha okunmaksızın kılınacak namaz tam ve mükemmel olmaz” anlamını da ifade edebilir. Nitekim Hz. Âişe, Ebû Hüreyre ve Amr İbn Şuayb’ın babasından, onun da dedesinden ortaklaşa naklettikleri bir hadiste, “kendisinde Fâtiha’nın okunmadığı her bir namazın eksik olduğu ve tamam olmadığı” belirtilmiştir.[5] Bu rivâyet “Fâtihasız namaz yoktur” hadisini açıklamaktadır.

Dipnotlar:

[1] Kevser, 108/2.

[2] Elmalılı, Hak Dini Kur’an Dili, İstanbul 1938, VIII, 6200 vd.; Zekiyyüddin Şa’ban, Usûlü’l-Fıkh, Terc. İbrahim Kâfî Dönmez, Ankara 1990, s.207-213.

[3] Müzzemmil, 73/20.

[4] Tirmizî, Mevâkîtu’s-Salât, 69, 115; İbn Mâce, İkâme, 11.

[5] İbn Mâce, İkâme, 11, H. No: 838, 840, 841.

Kaynak: Prof. Dr. Hamdi Döndüren, Delilleriyle İslam İlmihali, Erkam Yayınları