Varlık Mertebeleri Nelerdir?
Varlık mertebeleri nelerdir? Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz cevaplıyor...
Vahdet-i vücûd düşüncesinin en önemli argümanları mutlak varlık, merâtib-i vücûd/varlığın mertebeleri ve hakîkat-i Muhammediye ile a’yân-ı sâbite gibi konulardır.
Merâtib-i vücûd denilen varlık mertebeleri mutlak varlıktan izâfî varlıkların var oluş serüvenini anlatan bir tasnîftir. Bu konuda İbn Arabî’den beri dörtlü, beşli ve yedili olmak üzere değişik tasnîfler yapılmaktadır. En yaygın olanı yedili ve beşli tasnîftir. Yedili tasnîfte sıralama şöyledir:
- a- Lâ-taayyün, ıtlak ve zât-ı baht mertebesi ya da mertebe-i ahadiyyet,
- b- Taayyün-i evvel, vahdet mertebesi ya da hakîkat-i Muhammediye,
- c- Taayyün-i sâni, mertebe-i vâhidiyyet ya da hakîkat-i insâniye,
- d- Mertebe-i ervâh,
- e- Âlem-i misâl,
- f- Âlem-i ecsâm ya da şehâdet âlemi,
- g- İnsân-ı kâmil.
Birtakım muhakkikler yukarıdaki iki ve üçüncü mertebe ile altı ve yedinci mertebeyi birleştirerek beşli tasnîf oluştururlar. Hakk’a ve âleme nisbet edilen bütün varlık mertebelerini bu beş mertebeye dâhil ederler. “Hazarât-ı hams” denilen bu vücûd mertebeleri şöyle sıralanabilir:
- a- Mutlak gayb, ayn ve hakîkatlerden oluşan mücerred mânâları ve eşyânın Hakk’ın ilmindeki sûretlerini kapsayan bir mertebedir.
- b- Hakîkat-i Muhammediye, mutlak vücûdun ilk tenezzül mertebesidir. Hakk’ın kendi kendisini müşâhedesi ahadiyet-i cem’ diye anılan ilâhî kemâlin zuhûru demek olan hakîkat-i insâniyedir.
- c- Ruhlar âlemi, varlık ve mertebe yönünden cisimler âleminden önce olduğu için cisimlerin idâresi ruhlara havâle edilmiştir. Cisimler mürekkeb, ruhlar basîttir.
- d- Misâl âlemi, ruhlar âlemi ile şehâdet âlemi arasında berzah sayılır. Mutlak varlığın taayyün ettiği mertebedir. Hem ruhlar âlemine, hem de şehâdet âlemine bakan yönü vardır.
- e- Şehâdet âlemi ve insân-ı kâmil mertebesi, gayb âleminin tam karşı noktasında yer alan ve his âlemi de denilen insân-ı kâmile has mertebedir. (Konevî, Kırk Hadîs Şerhi ve Tercümesi, s. 102-103.)
Bir başka tasnîfe göre lâhut, ceberût, melekût ve nâsut olmak üzere dört mertebe vardır.
Kaynak: Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz, 300 Soruda Tasavvufi Hayat, Erkam Yayınları