Verilen Emre İtaat Etmenin Hikmeti
Teslimiyet kulu pişirir; verilene kanaat etmemek ve acelecilik ise gözden düşürür.
Bakara sûresinde şöyle buyruluyor: “Tâlût askerlerle beraber (cihad için) ayrılınca: Biliniz ki Allah sizi bir ırmakla imtihan edecek. Kim ondan içerse benden değildir. Eliyle bir avuç içen müstesna kim ondan içmezse bendendir, dedi. İçlerinden pek azı müstesna hepsi ırmaktan içtiler...” (Bakara sûresi, 2/249)
Bu âyet-i kerîme bize şunu öğretiyor; ağır sorumluluk gerektiren vazifeler öncesinde Yüce Mevlâ kullarını imtihana tabi tutabilir. Bunun için sair zamanlarda helâl ve alınması meşru olan şeylerden istifadeyi -oruçta olduğu gibi- bir müddet yasaklayabilir. Buradan hareketle şunu diyebiliriz; sorumluluk mevkiinde olanlar da lüzum görürlerse kendisine tabi olanları sınayabilirler.
İMTİHANI KAZANANLAR
İlk anda hikmetini kavrayamasa bile verilen emre tam bir teslimiyetle uyanlar, imtihanı kazanmış olurlar. Bu konuda verilen ruhsatı kullananlar da tamamen emri ihlâl etmiş sayılmazlar. Ancak ihtiyacını öne sürerek, getirilen geçici yasağı ihlâl edenler, imtihanı kaybetmiş olurlar. Nitekim konumuzu teşkil eden âyetin devamında, ağzını dayayıp da nehirden kanasıya içenlerin, “Bizim Câlût’a ve askerlerine karşı koyacak gücümüz yok.” dedikleri ve nefsin arzusuna kandıkları hâlde suya kanmadıkları bildirilmiştir. Getirilen sınırlamaya riayet ederek hiç içmeyenlerle kifayet miktarı su içenlerin ise “Nice az sayıda bir birlik Allah’ın izniyle çok sayıdaki birliği yenmiştir. Allah sabredenlerle beraberdir.” diyerek zor görevlere talip olacak kıvama eriştikleri bildirilmiştir.
Demek ki, teslimiyet kulu pişirir; verilene kanaat etmemek ve acelecilik ise gözden düşürür.
Kaynak: Cafer Durmuş, Altınoluk Dergisi, Sayı: 376, Haziran 2017
TALUT'UN ORDUSUNUN İMTİHANI
https://www.islamveihsan.com/talutun-ordusunun-imtihani.html