Visal Ne Demek? Visal Ne Anlama Gelir?
Visal ne demek? Visal kelimesinin anlamı nedir? Visal kelimesine örnek cümleler...
Visâl: Ulaşma, bitişme. Sevgiliye kavuşma, vuslat anlamlarına gelmektedir.
VİSAL KELİMESİNE ÖRNEK CÜMLELER
Hazret-i Mûsâ (a.s) kendisine Tevrat nâzil olmadan evvel Tûr-i Sînâʼda kırk gün savm-ı visâl (iftarsız oruç) tutmuş; Hazret-i Îsâ'da (a.s) İncilʼden ilk ilâhî kelâmı duyuncaya kadar Sair Dağıʼnda kırk gün kırk gece aç ve susuz kalmıştır. Son olarak Rasûlullah (s.a.v) Efendimiz de Kurʼânʼdan ilk vahye muhâtap olmadan önce, Nur Dağıʼndaki Hira Mağarası ʼnda tam bir ay boyunca uzlet hayatı yaşamıştır.
*****
Efendimiz (s.a.v) “savm-ı visâl” yani iftarsız oruç tutardı. Ancak sahâbeye müsâade etmemişdi. Çünkü herkes seviyesine göre mânevî lezzeti yaşar.
Mânevî lezzete ne kadar kavuşabilirsek, dîni o kadar rahat yaşar ve İslâm’dan o kadar istifâde ederiz. Böylece hayatta da hep mes’ût oluruz. Evlâtlarımızı Allah rızâsı için büyütür, onlara en mühim gıdayı vermiş oluruz. Hâlimizle, kavlimizle, ahlâkımızla İslâm’ı temsil etmeye çalışırız. “Kirâmen Kâtibîn” de dosyalarımızı amel-i sâlihlerle doldurur inşâallah.
*****
dünyânın hayrı az, dirliği kısa, güler yüz göstermesi riyâ, yüz çevirmesi fâcia, lezzet ve visâli geçici, nîmet ve ihsânı fânî, günah ve vebâli ise
bâkîdir... Şunu unutma ki, her fenâlığın başı mal sevgisi, hırs ve tamâdır. Bu kötü hasletler, senin kalbine yol bulmasın! Müttakî ol ki, perhizkârlardan olasın. Yâni dünyâ nîmetlerini asgarîde kullan ve onlara râm olma, Allâh yolunda infak et!”
*****
Bâzı ameller, ancak peygamberlere mahsus bir tâkat ile gerçekleşebilir. Başkaları bunları taklîde güç yetiremez. Meselâ, nâdirattan değil de, dâimî sûrette ayakları şişinceye kadar geceleri namazla geçirmek, savm-ı visâl (iftarsız oruç) tutmak böyledir. Esâsen Hazret- i Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- de bu gibi hususlarda etrâfını îkaz buyurmuştur.
*****
Allah Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem- çok zaman aç olarak oruca başlardı. Bâzı zamanlar savm-ı visâl (iftarsız oruç) tutardı. Sahâbe de böyle yapmak isteyince:
“–Siz güç yetiremezsiniz!” buyururdu. (Buhârî, Savm, 48)
*****
Her bûsesi gül yüzlü bir âfetti ki lâle,
Girdik zaferin koynuna kandık o visâle...
*****
İlâhî çün halâs ettin müderrislik kazâsından
Visâlin lûtfedip kurtar bizi varlık azâbından
*****
Fuzûlî’nin sevgisi, maddeden mânâya doğru yükselen ve sonunda ilâhî aşkta karar kılan bir sevdâdır. O:
Hayâliyle tesellîdir gönül meyl-i visâl etmez
Gönülden taşra bir yâr olduğun âşık hayâl etmez