Yahya bin Muâz Hazretleri’nin Duası
İlk sûfîlerden Yahya bin Muâz Hazretleri şöyle duâ etmiştir.
Yahya bin Muâz -rahmetullâhi aleyh- şöyle duâ ederdi:
YAHYA BİN MUÂZ HAZRETLERİ’NİN DUASI
İlâhî! Senden nasıl korkarım ki sen Kerîm’sin! Nasıl korkmam ki Azîz’sin!
İlâhî! Sana hangi yüzle duâ ederim ki ben günahkâr bir kulum! Nasıl etmem ki sen kerem sahibi bir Allah’sın! Nasıl ferahlanırım ki sana âsi oldum. Nasıl ferahlanmam ki seni tanımış bulunuyorum.
İlâhî! Ne hoş bir Rabsin ki kul günah işliyor. Sen kerem hayâsıyla hayâ ediyorsun!
İlâhî! Benim seni sevmemi arzu ediyorsun, hâlbuki senin bana ihtiyacın yok, imdi ben, Senin beni sevmeni nasıl arzu etmem ki her şeyimle sana muhtacım!
İlâhî! Ben bir garibim, senin zikrin de garip, zikrinle ülfet etmişim, zîra
garip, gariple ülfet eder.
Mevlâm! Gönlümdeki lütufların en zevklisi, sen Rabbim’den ümitli olmam; şu günahkârın dilindeki en hoş söz senin övgün, bu zavallı mücrim kul üzerinde geçen en sevimli zaman senin didarındır.
İlâhi! Cennete gitmek için sevabım yok. Cehenneme de takat getiremem. Şimdi iş lütfuna kaldı. Yarın kıyâmet günü, ne getirdin?” derlerse derim ki:
- Rabbim! Dünya zindanından ancak birbirine karışmış saç sakal, eski bir elbise, dünya kadar üzüntü ve yığın yığın mahcubiyet getirebildim. Beni rahmet suyu ile yıka, bir hilat giydir ve bir şey de sorma!
Allahım! Bizi, bedenle duâ edip kalple kaçanlardan kılma! Ey katımızda en değerli olan! Bizi katında en değersiz kılma!
Kaynak: Mehmet Lütfi Arslan, Marifet Meclisleri, Erkam Yayınları
YORUMLAR