Yahya Efendi'den Kanuni'ye Cevap

Kıssâlar

Kanunî Sultan Süleyman, ihtişamının zirvesine çıkardığı devletin istikbâli hakkında endişe eder ve Yahya Efendi’ye bir soru gönderir. İşte Yahya Efendi'nin Kanuni'ye gönderdiği cevap ve cevabın manidarlığı...

Kanunî Sultan Süleyman, ihtişamının zirvesine çıkardığı devletin istikbâli hakkında endişe eder ve Yahya Efendi’ye;

“–Osmanoğulları’nın âkıbeti nasıl olur? Bir gün olur da izmihlâle uğrar mı?” şeklinde mektup gönderir.

Hazret’in cevabı pek vecizdir:

“–Nemelâzım Sultanım!”

Sultan bu cevabın zâhirine mânâ veremeyerek, bizzat yanına gider ve tekrar sorar. Yahya Efendi de bunun üzerine maksadını îzâh eder:

“–Sultanım! Bir devlette zulüm yayılsa, haksızlık şâyi olsa, işitenler de «nemelâzım» deyip uzaklaşsalar, sonra koyunları kurtlar değil de çobanlar yese, bilenler bunu söylemeyip sussa, fakirlerin, muhtaçların, yoksulların, kimsesizlerin feryâdı göklere çıksa da bunu da taşlardan başkası işitmese, işte o zaman devletin sonu görünür. Böyle durumlardan sonra devletin hazinesi boşalır, halkın itimat ve hürmeti sarsılır. Âsâyişe itaat hissi gider, halkta hürmet duygusu yok olur. Çöküş ve izmihlâl de böylece mukadder hâle gelir…”

Bir mü’min, hâdisâtın akışından kendini mes’ul addeder. İnsanların selde sürüklenen kütükler gibi cehenneme yuvarlanmalarını duygusuz ve hissiz gözlerle seyredemez. Şefkat ve merhametinden dolayı, insanların âhiretini kurtarma arzusuyla yanıp tutuşur, dertlenir, çırpınır. Cenâb-ı Hak da bu gayretlerin karşılığı olarak hidâyetler lutfeder.

Fahr-i Kâinât Efendimiz’in çile ve ızdıraplarla dolu Mekke dönemi, böyle bir tebliğ iştiyâkı hâlindedir. O -sallâllâhu aleyhi ve sellem-; edebiyat fuarlarında, hac mevsimlerinde, Kâbe avlusunda, her yerde ve her fırsatta tebliğe koşmuş, bu yolda her türlü çileyi tebessümle karşılamıştır.

Aynı mes’ûliyet şuuruyla yetişen ashâb-ı kiram da Efendimiz’in ardından yollara düşmüş, Semerkant’a, Kayravan’a, Afrika’nın içlerine kadar giderek insanları İslâm’ın nûru ile buluşturmuşlardır.

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, YÜZAKI DERGİSİ, Yıl: 2017 Ay: Ağustos Sayı: 150