Yarın İçin Ne Hazırladın?
Cerir bin Abdullah -radıyallâhu anh- ashâbın Allah yolunda hizmet heyecanıyla nasıl bir fedâkârlık ve cömertlik rûhuna sahip olduklarının bir misâlini şöyle anlatıyor...
“Bir gün erken vakitlerde Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in huzûrunda idik. O esnâda Mudar kabîlesinden, kaplan derisine benzeyen alaca çizgili elbise ve abalarını delerek başlarından geçirmiş, neredeyse çıplak vaziyette olan, kılıçlarını kuşanmış bir topluluk çıkageldi. Onları bu derece fakir görünce Allah Rasûlü’nün yüzünün rengi değişti. Hemen evine girdi. Sonra da çıkıp Bilâl’e ezan okumasını emretti, o da okudu. Sonra Bilâl kāmet getirdi ve Efendimiz namaz kıldırdı. Akabinden, bir hutbe îrâd ederek şu âyet-i kerîmeyi okudu:
«Ey insanlar! Sizi bir tek nefisten yaratan, ondan zevcesini var eden ve ikisinden pek çok kadın ve erkek meydana getiren Rabbinize hürmetsizlikten sakının. Şüphesiz ki Allah, hepinizi görüp gözetmektedir.» (en-Nisâ, 1)
Sonra da şu âyeti okudu:
«Ey îmân edenler! Allah’tan korkun, herkes yarın için ne hazırladığına baksın!..» (el-Haşr, 18)
Daha sonra:
«–Her bir fert altınından, gümüşünden, elbisesinden, bir ölçek bile olsa buğdayından, hurmasından sadaka versin. Hattâ yarım hurma bile olsa sadaka versin!» buyurdu.
İSLAM'IN YOLUNDA ÇIĞIR AÇANLARA
Bunun üzerine Ensâr’dan bir adam, ağırlığından dolayı neredeyse kaldırmaktan âciz kaldığı bir torba getirdi. Ahâlî birbiri peşine sökün edip sıraya girmişti. Sonunda yiyecek ve giyecekten iki yığın oluştuğunu gördüm. Baktım ki Rasûl-i Ekrem -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’in yüzü gülüyor, sanki altın gibi parlıyordu. Sonra Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu:
«İslâm’da iyi bir çığır açan kimseye, bunun sevâbı vardır. O çığırda yürüyenlerin sevâbından da kendisine verilir. Fakat onların sevâbından hiçbir şey noksanlaşmaz. Her kim de İslâm’da kötü bir çığır açarsa, o kişiye onun günâhı vardır. O kötü çığırda yürüyenlerin günâhından da ona pay ayırılır. Fakat onların günâhından da hiçbir şey noksanlaşmaz.»” (Müslim, Zekât, 69. Ayrıca bk. Nesâî, Zekât, 64)
Fahr-i Kâinât -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz, okuduğu âyetlerle fakir-zengin bütün insanların bir anne babadan doğduğunu hatırlatmış, sonra da mü’minlerin birbirlerine yardım ederek âhirete hazırlık yapmaları gerektiğini bildirmiştir. Bunun üzerine ashâb-ı kirâm o fakir insanlara yardım edince de büyük bir sürûr duymuştur.
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Hizmet, Erkam Yayınları