Yeni Zelanda’da Cuma Namazında Müslümanlara Terör Saldırısı

Yeni Zelanda’nın ChristChurch kentindeki iki camide, cuma namazı sırasında cemaate terör saldırısı düzenlendi. Çok sayıda şehit ve yaralı bulunuyor.

Yeni Zelanda’nın ChristChurch kentinin Hagley Park bölgesindeki Al Noor Camisi’nde cuma namazı sırasında cemaate silahlı saldırganlarca ateş açıldı. Terör saldırısı esnasında camide, cuma namazı için 200 kişinin bulunduğu belirtildi.

Yeni Zelanda Polisi, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Aktif bir tetikçi ile ChristChurch’te ciddi ve gelişen bir durum yaşanıyor. Polis durumu yönetme konusunda tüm kabiliyetiyle yanıt veriyor, ancak risk ortamı hala son derecede yüksek. Polis, ChristChurch’te oturanların sokaklardan uzaklaşmalarını ve bir sonraki duyuruya kadar içeride durmalarını tavsiye ediyor. Christchurch okulları bir sonraki duyuruya kadar kilitlenecek. Kamuoyuna işbirlikleri için teşekkür ederiz, bölge sakinlerini bilgilendirmek için daha fazla güncelleme sağlayacağız.” ifadelerine yer verdi.

Yerel basında yer alan haberlere göre, Len Peneha adlı bir görgü tanığı, siyah giyinmiş bir adamın Al Noor Camisi’ne girdiğini, ibadet için içeride bulunanlara ateş açtığını, içeride kargaşa yaşandığını, saldırganın, güvenlik görevlileri gelmeden camiden uzaklaştığını iddia etti. Peneha, camidekilere yardım etmek için girdiği sırada “her yerde ölen insanlar” gördüğünü belirtti.

Silah seslerinin, Linwood Mahallesinde bulunan bir camiden daha duyulduğu belirtildi.

ÖLEN VEYA YARALANANLAR ARASINDA TÜRK YOK

Türkiye'nin Wellington Büyükelçisi Ahmet Ergin, saldırıda ölen veya yaralananlar arasında Türk bulunmadığını kaydetti.

TÜM CAMİLERE KAPILARINI KAPATMASI UYARISI

Yeni Zelanda polisi, ülkedeki tüm camilere kapılarını kapatması uyarısında bulundu.

SALDIRIYA İLİŞKİN 4 KİŞİ YAKALANDI

Yeni Zelanda’nın Güney Adası’ndaki Christchurch kentinde cuma namazı esnasında 2 camiye yapılan silahlı saldırıda biri kadın 4 kişi yakalandı.

Christchurch’ün Hagley Park bölgesindeki Al Noor Camisi ve Linwood’daki camiye kimliği belirsiz kişiler tarafından saldırı gerçekleştirildi.

Yeni Zelanda polisi, saldırıların ardından 3’ü erkek biri kadın 4 kişinin yakaladığını, şehit ve yaralıların bulunduğu açıkladı.

“YENİ ZELANDA İÇİN KARANLIK BİR GÜN OLDUĞU AÇIK”

Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern, saldırının ardından yaptığı açıklamada, “Ölümler ve yaralılar hakkında bu aşamada herhangi bir onay veremesem de söyleyebileceğim şey bunun Yeni Zelanda'nın en karanlık günlerinden biri olduğu açık. Açıkçası, burada olanlar, olağanüstü ve benzeri görülmemiş bir şiddet eylemidir.” dedi.

“ÜZGÜNÜZ SARSILMIŞ VAZİYETTEYİZ, YAKINDAN KONUYU TAKİP EDİYORUZ”

Türkiye’nin Wellington Büyükelçisi Ahmet Ergin, “Üzgünüz sarsılmış vaziyetteyiz, yakından konuyu takip ediyoruz.” dedi.

Saldırıda ölen veya yaralananlar arasında şu ana kadar Türk vatandaşı bulunmadığı bilgisi ulaştığını aktaran Büyükelçi Ergin, “Çok dar bir bilgi var şu aşamada. Hala operasyonlar devam ettiği için bir yetkililer kesinlikle şu aşamada operasyonlara bir şey getirmemek için henüz resmi bilgi aktarmıyorlar.” diye konuştu.

Büyükelçi Ahmet Ergin, ölen ve yaralananlar bulunduğunu da aktardı.

OPERASYONLAR SÜRÜYOR

Operasyonların sürdüğünü açıklayan Yeni Zelanda Emniyet Müdürü Mike Bush, hayatını kaybedenlerini sayısı ve kimliği hakkında herhangi bir bilgi paylaşımda bulunmayacaklarını söyledi. Saldırının ardından şehirde okullar tatil edilirken yollar kapatıldı. Hastanelerin sadece acil servislerinin hizmet verdiği kente, güvenlik birimlerinin alarma geçirildiği belertildi.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

YENİ ZELANDA’DAKİ TERÖR SALDIRISINDA OSMANLI AYRINTISI

Yeni Zelanda’daki Terör Saldırısında Osmanlı Ayrıntısı

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.