Yoksul Çocuklara 'bayramlık' İçin Seferber Oldular

Nevşehir'de, ihtiyaç sahibi ailelerin çocuklarına bayramlık kıyafet temin etmek için "Her çocuk bayramlık ister" sloganıyla sosyal medya üzerinden kampanya başlatan gençler, dükkan dükkan dolaşıp yardım topluyor.

Nevşehir'de bir grup genç, ihtiyaç sahibi ailelerin çocuklarına bayramlık kıyafet alabilmek için sosyal medya üzerinden kampanya başlattı.

Nevşehir Anadolu İmam Hatip Lisesinden yeni mezun olan öğrenciler, yaklaşan Ramazan Bayramında muhtaç ailelerin çocuklarının bayramlık sevinci yaşayabilmeleri için bir araya geldi.

YETİM ÇOCUKLARIN BAYRAMLIK SEVİNCİ

"Her çocuk bayramlık ister" sloganıyla sosyal medya üzerinden kampanya başlatan gençler, kentteki esnafı tek tek ziyaret edip kampanyalarını anlattı. Esnaftan temin edilen yeni kıyafetleri ihtiyaç sahibi ailelerin çocuklarına ulaştıran yardımsever gençler, şu ana kadar hayırseverlerin desteğiyle 45 çocuğa bayramlık sevinci yaşattı.

Projenin mimarlarından Ömer Osman Çiftçi (18), kendisinin de yetim olduğunu, çocukluğunda arife gecesinde bayramlık kıyafetlere sarılarak uyuduğunu anlattı.

Muhtaç çocukların bayrama yeni kıyafetlerle girmesine vesile olabilmek için arkadaşlarıyla karar aldıklarını belirten Çiftçi, ilk zamanlar birkaç çocuğu giydirmeyi amaçladıklarını ancak zaman içinde sayının yükseldiğini kaydetti.

ÇOCUKLAR BOYNU BÜKÜK KALMASIN 

Bayramda yeni kıyafet giymenin çocuklar için mutluluk kaynağı olduğunu dile getiren Çiftçi, şunları söyledi:

"Ben de yetimim. Daha önce bir abi bana böyle bir bayramlık elbise hediye etmişti, çok etkilenmiştim. Arkadaşlarımla beraber bu konu üzerinde düşündük ve hep beraber bir yola çıktık. Arkadaşlarımla önce üç dört çocuk giydirmeyi düşünürken bugün elhamdülillah gerçekten yardıma ihtiyacı olan 45 çocuğa ulaştık.

Bu sayının daha da artacağını düşünüyorum. Küçükken bir gün önceden bayramlıklar başucumuzda durur, bayram namazına giderken giyerdik. Herkesin üzerinde güzel bir elbise olur. Bayramlık gerçekten çocuklar üzerinde farklı bir psikolojik etkiye sahip. Bu bayram bizim ulaşabildiğimiz ihtiyaç sahibi çocukların boyunları bükük kalmasın diye bu yardım kampanyasını başlattık."

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.