Yunus Suresinin 6. Ayeti Ne Anlatıyor?

KUR’ÂNIMIZ

Yunus Suresinin 6. ayetinde ne anlatılmak isteniyor? Kâinatın Allah’a işaret ettiğini bildiren âyet; Yunus suresinin 6. ayetinin meali ve tefsirini yazımızda okuyabilirsiniz...

Ayet-i kerimede buyrulur:

اِنَّ فِي اخْتِلَافِ الَّيْلِ وَالنَّهَارِ وَمَا خَلَقَ اللّٰهُ فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ لَاٰيَاتٍ لِقَوْمٍ يَتَّقُونَ

Geceyle gündüzün farklı olmasında, Allah’ın göklerde ve yerde yarattığı bunca varlıkta, O’na saygısızlıktan sakınanlar için büyük işaretler vardır. (Yûnus, 10/6)

KÂİNAT ALLAH’I GÖSTERİR

Bilgi:

İçinde yaşadığımız kâinatta eşsiz bir düzen ve ahenk vardır. Bu düzen ve ahenk Allah’ın tabiata koymuş olduğu yasalar (sünnetullah) gereğince hiç aksamadan işler. Bilim ve fen geliştikçe bu düzen ve ahenk daha detaylı bir şekilde gözlerimizin önüne serilmektedir. Kur’an-ı Kerim pek çok ayette kâinattaki nizama dikkat çekmiş ve insanlığı bunun hakkında düşünmeye çağırmıştır. Zira aklıselim sahibi bir kimse akıl yürüterek, bu düzenin kendiliğinden var olamayacağını ve her şeyi yaratan sonsuz güce sahip bir yaratıcının bulunduğunu anlayabilir. Kelam âlimleri, bu tür bir akıl yürütmeyi, “nizam delili” kapsamında görürler.

Mesaj:

  1. Tabii düzen ve ilmî keşifler üzerinde düşünmek, inancımızı kuvvetlendirir.
  2. Kâinatın, okunması gereken büyük bir kitap olduğu unutulmamalıdır.

Kelime Dağarcığı:

Leyl: Gece.

Nehâr: Gündüz.

Kaynak: Diyanet, Kur'an-ı Kerim'den Serlevha Ayetler

TEFSİR

  1. Şüphesiz geceyle gündüzün, süreleri değişerek ardı ardına gelmesinde, Allah’ın göklerde ve yerde yarattığı her varlıkta, kalpleri Allah’a karşı saygıyla dopdolu olan ve hayatları boyunca O’na karşı gelmekten sakınanlar için elbette nice işaretler, deliller vardır.

Güneş ve ay gibi, geceyle gündüzün aksamaksızın peş peşe gelmesinde; göklerde bulunan, yıldızlar, gezegenler, yörüngeler, hareket ve çekim kanunlarında; yeryüzünde bulunan varlıklarda ve orada olup biten her şeyde de, bunların inceliklerini bilip zararlarından sakınacaklar için; yine bunlardaki ilâhî azamet tecellilerini görüp Allah korkusuyla günahlardan uzak duracaklar için açık deliller bulunmaktadır. Gelişen ilmî usullerle bu varlık ve olayların mâhiyetlerinin araştırılması, bunlara hâkim olan ilâhî kanunların keşfedilmesi ve fert ve toplum olarak Allah’a kulluğun her alanında bunlardan faydalanılması gerekir.

Gerçekten de kâinattaki ilâhî azamet işaretleri ve kudret tecellileri akılları dehşete düşürecek keyfiyettedir. Gökleri yarıksız, çatlaksız tabakalar ve yollar halinde yaratması, atmosferi yaratıklar üzerine koruyucu bir tavan olarak çekmesi, bütün varlığı kuşatan arşı direksiz yükseltmesi, ırmakları ve dereleri durmadan akıtması, rüzgârları hiç engelsiz göndermesi O’nun tek olduğuna delâlet eder. Gökler O’nun kudretini; yıldızlar, gezegenler O’nun sanatının güzelliğini gösterir. Rüzgârlar bereketinin ılıklığını yayar. Gök gürültüsü azametinin delillerini seslendirir. Yeryüzü hikmetinin kemâlini anlatır. Irmaklar kendilerine ilham edilen ilâhî emrin hoşluğu ile kaynayıp akar. Ağaçlar, çiçekler onun sanatının eşsizliğini, güzelliğini haber verir.

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri, kuranvemeali.com