Yüzakı Dergisinin Ağustos 2024 Sayısı Çıktı

Yüzakı dergisinin 234. sayısı çıktı. Yüzakı dergisinin Ağustos 2024 sayısı “Kullukta Vasıta: Muhabbet, Netice: Fazîlet...” kapağıyla yayınlandı.

Kullukta Vasıta: Muhabbet, Netice: Fazîlet...” başlığıyla çıkan Yüzakı dergisinin 234. sayısının sunuş yazısı şu şekilde takdim edildi.

DÖNÜŞÜN YOLU AYNI

Erbâb-ı tasavvuf, bu kâinâtın yaratılış sebebi olarak, Cenâb-ı Hakk’ın bilinmeye muhabbetini göstermişler. «Her şeyin temelinde, ilâhî muhabbet var.» demişler. Bezmiâlem Vâlide Sultan’ın yüzüğüne işlettiği mısralar gibi:

Muhabbetten Muhammed oldu hâsıl,

Muhammed’siz muhabbetten ne hâsıl?!.

Kulun O’na doğru yolculuğunda da vasıta, muhabbet. Îmânın özü de muhabbetullah ve mârifetullah... Onun da vasıtası, Muhammedî muhabbet... Zarûret ve mecburiyet ile değil; severek itaat, severek tâbî olmak.

Tâbî olunan güzelliklerle; fazîletler kazanmak, kulluk edepleri ve güzel ahlâk kazanmak... Nebevî ahlâkı nakış nakış gönle işlemek...

Yol bu:

“Mânevî terbiye yolu olan tasavvufun temel harcı ve en mühim terakkî vasıtası «muhabbet», onun en güzel tezâhürü ise «âdâb» yani her hususta «edebe riâyet»tir, yani Allah Rasûlü’nün ahlâkıyla ahlâklanmadır.”

Bolluk ve rahat içinde sıkıntıdan depresyonlara girip, intiharlara meyleden batılı insana karşılık; tepelerine ölüm yağarken, şehâdete gülümseyen Gazzeli kardeşlerimizin metânet ve tâkatini de bu muhabbetten bilmeliyiz.

Ecdâdımızın bin bir fedâkârlık ve gayret göstererek, ağustosun neredeyse her gününe bıraktığı zafer ziynetlerinin sırrı da bu muhabbet...

Öyle bir muhabbet ki; edep ile taçlanıyor, fazîletle neticeleniyor.

Buna mukabil;

Muhabbet ulvî olmazsa, önce edep ziyan ediliyor. Âdap kayboluyor. Fazîletler bir bir yitiriliyor. Yaz mevsimi, kaybettiklerimizi gözümüze sokuyor âdeta... Sokakların manzarasıyla, örf-âdetlerimizin,
düğün-derneklerimizin, hayat tarzımızın geçirdiği başkalaşmayla...

Düzelmenin, ıslahın, o fazîletler medeniyetine yeniden dönüşün yolunda da usûl aynı, yol aynı:

Vasıta: Muhabbet,

Netice: Fazîlet...

Genel Yayın Yönetmenimiz M. Ali EŞMELİ;  başyazıda, muhabbet terazisini doğru kullanmak meselesine dikkatlerimizi çekti.

Zira ancak Allah ve Rasûlü’ne muhabbetin sonu fazîletlere çıkıyor. Allah ve Rasûlü’nün muhabbeti yoksa, netice hüsran, zulüm ve rezâletlerden ibaret...

Muhterem Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi; «İslâm’da Nezâket ve Zarâfet Kulluğun Âdâbı» başlıklı makaleleriyle, 9 Nebevî Haslet üzerinden fazîlet devşirmenin haritasını çizdi.

Kıssalardan Hissemiz; «hakikî ilim, gerçek tahsil, tebliğ mes’ûliyetimiz ve amel-i sâlihler» çerçevesinde yine muhabbetten fazîlete giden yola bir başka zâviyeden bakmak...

Dosyamızda gündemden; kadınlarla tokalaşma meselesi, fâiz batağı gibi mevzular var.

Hürriyet ve serbestiyet mevzuları etrafında, liberal anlayışların tenkidi var.

Yaz mevsiminin muhtevâsında düğünlerimize dair teklifler, dünyayı cennete döndüren nebevî tavsiyeler, nükteler, hâtıralar, hikâyeler, kıssalar ve elbette birbirinden güzel, taze ve fazîlet dolu şiirler...

Dergiyi temin etmek için tıklayınız...

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.